homepage
Gökova-Akyaka'yı Sevenler Derneği
2012 SERGİLER
Nail Çakırhan & Halet Çambel
Kültür ve Sanatevi
Grup Dalga (07.09. - 16.09. 2012)

1984 yılında Sanatyapım Kayıhan Keskinok atölyesinde başladı arkadaşlıkları.

Yürekleri aynı heyecanla çarpıyordu. Keskinok’un bu atölyedeki ilk öğrencileri olarak akademik eğitim alıyor, koşarak derslere gidiyorlardı…

Bu öğrencilik günlerinde pekişti dostlukları, hiç kopmadılar. Birlikte yapacakları etkinliklerle seslerini duyurmak istediler. Grup 16’yı kurdular. Ankara ve İstanbul dışında da birçok ilde sergiler açtılar. Zaman hızla akıp geçti ve 2010 yılına gelindiğinde dört kafadar Grup Dalga’yı kurarak yeni bir yol izlemek istedi! Hem kendi başlarına kişisel sergiler açacak hem de küçük bir grup olarak “Dalga”lanacaklardı. İlk sergilerini Akyaka’da “Halet Çambel - Nail Çakırhan Kültür ve Sanat Evi”nde açmaktan çok mutlu oldular.

Eylül ayında bir başka güzeldi Akyaka.

Akyaka’yı Sevenler Derneğinin neden kurulduğunu, işlevinin ne kadar önemli olduğunu yaşayarak öğrendiler. 

İki yıl sonra tekrar Akyaka’da sergi açma heyecanı hepsinde çalışma aşkını körüklüyor…

Ve üretiyorlar…

Gülgün Türel

Renkli kişiliğinin bütün özelliklerini tuvallerine yansıtır. Nostaljik görüntüler onun renkleriyle canlanır… Kimi zaman çiçek açar, kimi zaman bir tramvayda, bir faytonda hayat bulur. Kimi zaman da horoz olur, kafa tutar!

Ayten Timuroğlu

Klasik, empresyonist ve ekspresyonist denemelerle geçen atölye eğitiminden sonra kendi yolunu aramaya başlamış, akıl ve duygunun birlikteliğinden doğan doğa çalışmaları, balıkçılar ve kırsal kesim kadınlarını resmetmiştir.

Son yıllarda ise incir ağacından yola çıkarak soyut resme yönelmiştir.

 

 

Aynur Pehlivanlı

Sevdiği her şeyin resmini yapar… Çünkü resmin samimiyet ve içtenlik olduğunu bilir. Her bir objede anılarını tekrar yaşar, kendince anlamlar yükler onlara.

Resimlerinde geçmiş ile donatıp, geleceğe taşımaya çalıştığı oyuncak ayılar, bebekler, kuklalar arasında bir bakıma ölümsüzleştirmeye çalıştığı kedileri; Kazım, Nurçin, Esma, Selami ve sokaktakiler yaşar…

Zahide Yükseler

Ruhunu yansıtmaya çalıştığı kadınlarını çizer, bozar, yeniden yapar. Onlara can verene kadar. Kadınlarının başları uzun, boyunları elverdiğince havaya doğru kalkık ve çıplak ayaklıdırlar.

Grilerle boyayıp, birkaç yere koyduğu canlı renklerle “gene de güzellikler var” demeye çalışır, yetinmez… bozar… yeniden yapar…